Yenidoğan Çetesi Nasıl Ortaya Çıktı? Detaylı İnceleme
2019 yılında İstanbul’da başlayan ve kısa sürede Türkiye’nin dört bir yanını etkileyen “Yenidoğan Çetesi” skandalı, sağlık sistemine olan güveni sarsan, vicdanları derinden yaralayan bir olay olarak tarihe geçti. Peki, bu çete nasıl ortaya çıktı? Kimler yer aldı? Ve en önemlisi, masum bebeklerin hayatına mal olan bu suç örgütü nasıl işledi?
Bu yazıda, “Yenidoğan Çetesi”nin nasıl ortaya çıktığını, nasıl çalıştığını ve bu korkunç olayın arkasındaki karanlık yapıyı detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.
Yenidoğan çetesi nasıl ortaya çıktı
Yenidoğan Çetesi Nedir?
“Yenidoğan Çetesi”, İstanbul’da 2019 yılında ortaya çıkan ve yenidoğan bebeklerin ölümüne sebep olan bir suç örgütüdür. Bu çete, 112 Acil Çağrı Merkezi’ndeki işbirlikçileri aracılığıyla, bebek hastaları anlaşmalı özel hastanelere yönlendirmiş ve burada kasıtlı olarak ölümlerine neden olmuştur. Bu süreçte, SGK’dan haksız kazanç sağlamak amacıyla sahte raporlar hazırlanmış ve bebeklerin ölüm sebepleri gizlenmiştir.
Çetenin Ortaya Çıkışı: CİMER İhbarı
2019 yılında, bir sağlık çalışanı, CİMER (Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi) üzerinden İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’ne bir ihbarda bulunmuştur. İhbarda, 112 Acil Çağrı Merkezi’nde çalışan kişilerin, bebek hastaları anlaşmalı özel hastanelere yönlendirdiği ve burada ölümlerine neden oldukları belirtilmiştir. Bu ihbar, soruşturmanın başlatılmasına ve olayın gün yüzüne çıkmasına zemin hazırlamıştır.
Çetenin Yapısı ve İşleyişi
Yenidoğan Çetesi’nin liderliğini Dr. Fırat Sarı ve İlker Gönen üstlenmiştir. Fırat Sarı, Medisense Sağlık Hizmetleri isimli şirketin sahibidir ve İstanbul’daki 9 özel hastanenin yenidoğan yoğun bakım üniteleri ile anlaşmalıdır. Bu hastaneler aracılığıyla, bebek hastalar kasıtlı olarak ölüme terk edilmiştir.
Çete, 112 Acil Çağrı Merkezi’nde çalışan işbirlikçileri aracılığıyla, bebek hastaları anlaşmalı hastanelere yönlendirmiştir. Bu hastanelerde, bebeklere yetersiz ve yanlış tedavi yöntemleri uygulanmış, çoğu bebek hayatını kaybetmiştir. Bazı bebekler ise kalıcı hastalıklara yakalanmıştır.
Çetenin Mağdurları ve Etkileri
Yenidoğan Çetesi’nin mağdurları, sağlıklı ya da tedavi edilebilir durumda olan bebeklerdir. Bu bebekler, kasıtlı olarak ölüme terk edilmiş ve çoğu hayatını kaybetmiştir. Bazı bebekler ise kalıcı hastalıklara yakalanmıştır. Aileler, çocuklarının ölümünden sonra büyük bir travma yaşamış ve adaletin yerini bulması için mücadele etmiştir.
Soruşturma ve Yargı Süreci
CİMER ihbarı üzerine başlatılan soruşturma, 18 ay süren titiz bir çalışmanın sonucunda, 2024 yılında sona ermiştir. Soruşturma kapsamında, 47 şüpheli tespit edilmiş ve bunlardan 22’si tutuklanmıştır. İddianamede, çete üyelerinin “kasten öldürme”, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma”, “nitelikli dolandırıcılık” ve “resmi belgede sahtecilik” gibi suçlardan yargılanması talep edilmiştir.
Çetenin Çökertilmesi ve Sonuçları
Yenidoğan Çetesi’nin çökertilmesi, sağlık sistemindeki usulsüzlüklerin ve yolsuzlukların gün yüzüne çıkmasına vesile olmuştur. Sağlık Bakanlığı, bebek ölümlerini inceleme kurulları kurarak, bu tür olayların tekrar yaşanmaması için önlemler almıştır. Ayrıca, soruşturma kapsamında adı geçen bazı hastanelerin ruhsatları iptal edilmiştir.
